Bülent Orakoğlu
Köşe Yazarı
Bülent Orakoğlu
 

Bloomberg ve Reuters Türkiye’ye psikolojik harp mi uyguladı?

Türkiye tarihinin en büyük doğalgaz keşfini Karadeniz’de gerçekleştirmişti. Yerli medya ve dünya basını bu önemli haberi manşetlere taşıdı. Fatih Sondaj Gemisi’nin Tuna-1 Kuyusu sondajında 320 milyar metreküp doğalgaz rezervi keşfetmişti. Elde edilen veriler ve teknik çalışmalar aynı bölgede yeni doğal gaz keşiflerinin kuvvetle muhtemel olduğuna işaret ediyor. Türkiye’nin milli ve yerli sondaj, sismik gemiler ve personel ile gerçekleştirdiği Karadeniz ve Doğu Akdeniz’deki keşiflerin artarak süreceği enerjide ihracatçı konuma gelmenin hedeflendiği açıktır. Gelişmiş ülkeler enerji stratejilerini kaynak çeşitliliği, yerel kaynakların önceliği ve düşük maliyet konularında yoğunlaştırmaktadırlar. Stratejik açıdan birinci öncelik, enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için yerel kaynaklardan en yüksek seviyede yararlanmaktır. Ülkelerin güçlü bir ekonomik yapıya sahip olabilmesi açısından enerji güvenliği stratejik öneme sahiptir. Türkiye açısından değerlendirildiğinde, enerjide yüksek oranlı dışa bağımlılık enerji güvenliğini tehdit eden önemli bir risk olmuşsa da Karadeniz’de 320 milyar metreküp doğalgaz rezevinin keşfi ile Türkiye ‘’Dünyanın önde gelen ülkeleri arasına dahil oldu diyebiliriz.’ Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın keşifler için söylenen o güzel sözü sondaj faaliyetlerine uyarlayarak tekrarlaması olayın kahramanları hakkında ipuçlarını vermesi açısından çok önemlidir. ‘’Her arayan bulamaz ama bulanlar arayanlardır’’ sözü Erdoğan’ın liderliğinde 2015 yılında Milli Enerji Hamlesi’ni başlatan Berat Albayrak’a işaret etmektedir. Oysa Berat Albayrak Cumhurbaşkanı’nın yakını olması nedeniyle bazı çevreler tarafından kıyasıya eleştirilmişti. Hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın müjde konuşması sonrasında sözü Berat Albayrak’a vermesi bile bazı köşe yazılarında eleştiri konusu yapılmıştı. Türkiye’de yaşanan bu önemli gelişme şüphesiz milletimizi gururlandırırken hepimizi sevindirmişti. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Karadeniz müjdesini açıkladıktan sonra piyasaların bu açıklamalara beklendiği cevabı vermemesi İstanbul Borsası’nın düşüşü ve doların yükselişi medyada tartışılmaya başlanmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Müjde’ açıklaması ve detayları Cuma günü açıklayacağının medyaya yansıması sonrasında gerek Türkiye içinde gerekse dışında özellikle Doğu Akdeniz satrancında yer alan aktör ülkelerde Erdoğan’ın açıklayacağı müjde’nin ne olduğu sorgulanmaya başlanmıştı. Akabinde Bloomberg ve Reuters’in bir Türk yetkiliye dayandırdığı haberlerinde bu müjdenin Karadeniz’de 800 milyar metreküp doğalgaz rezervi bulunduğu haberi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları öncesinde yer almıştı. 800 milyar metre küp iddiası kamuoyunda beklentileri çok yükseltmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı rakam 320 milyar metreküpte kalınca piyasalar borsa ve kamuoyu hepsi birden hayal kırıklığına uğradı. Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan Konsolosluğu’nda vahşice katledilmesi sonrasında suçu Türkiye’ye yıkmak isteyen Suudi Arabistan ve ABD’ye karşı Türkiye’nin Reuters Ajansı’nı kullanarak Kaşıkçı’nın vahşice katledilmesine yönelik ses kayıtlarını ulaştırması ile oyun bozulmuştu. Ancak bu sefer durum farklı. Neredeyse 7 düvel Doğu Akdeniz’de Türkiye karşıtı cephede yer almış vaziyette. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Cuma günü yaptığı açıklama sırasında bir ABD savaş gemisi Girit adasına gelmişti. Daha önce Fransa, Doğu Akdeniz’e savaş gemilerini göndermişti. ABD’nin Girit’e savaş gemisi göndermesinin arka planında yatan unsur Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Doğu Akdeniz’de doğalgaz ve petrol bulma ihtimaline yönelik açıklamaları mi bilinmez. Ancak Bloomberg ve Reuters’in Karadeniz iddiasına pek inanmadıkları açık. Bloomberg ve Reuters haber ajanslarının Türkiye’de bir yetkiliden aldıkları iddiasıyla keşfedilen doğalgaz rezervlerini 800 milyar metreküp olarak göstermeleri Türkiye’ye karşı ‘Psikolojik Harp’e mi işaret ediyor? Yoksa Türkiye’nin bir stratejisi ile mi karşı karşıyayız? İkinci ihtimal biraz zayıf görünüyor. ÖNEMSİZ Mİ? Türkiye olarak yılda yaklaşık olarak 50 milyar metreküp gaz tüketiyoruz. 320 milyar metreküp 6 yıllık ihracatımızı karşılar. Yılda 40 milyar dolardan 6 yıl bu parayı ödemezsek 240 milyar dolar yapar. Bu çok ama çok iyi bir para. Ancak 320 milyar metreküpte kalırsak ithalatçı konumdan ihracatçı konuma geçmemiz zorlaşır. Ama o alttaki seviyelerde de doğal gaz bulunursa, yeni açılacak kuyularda da bulunur ve rakam büyürse ki büyüyeceğinden kimsenin bir şüphesi yok. Bağımsız refah içinde bir küresel güç Türkiye’ye 2023 yılında merhaba diyebiliriz.
Ekleme Tarihi: 24 Ağustos 2020 - Pazartesi

Bloomberg ve Reuters Türkiye’ye psikolojik harp mi uyguladı?

Türkiye tarihinin en büyük doğalgaz keşfini Karadeniz’de gerçekleştirmişti. Yerli medya ve dünya basını bu önemli haberi manşetlere taşıdı. Fatih Sondaj Gemisi’nin Tuna-1 Kuyusu sondajında 320 milyar metreküp doğalgaz rezervi keşfetmişti. Elde edilen veriler ve teknik çalışmalar aynı bölgede yeni doğal gaz keşiflerinin kuvvetle muhtemel olduğuna işaret ediyor. Türkiye’nin milli ve yerli sondaj, sismik gemiler ve personel ile gerçekleştirdiği Karadeniz ve Doğu Akdeniz’deki keşiflerin artarak süreceği enerjide ihracatçı konuma gelmenin hedeflendiği açıktır. Gelişmiş ülkeler enerji stratejilerini kaynak çeşitliliği, yerel kaynakların önceliği ve düşük maliyet konularında yoğunlaştırmaktadırlar. Stratejik açıdan birinci öncelik, enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için yerel kaynaklardan en yüksek seviyede yararlanmaktır. Ülkelerin güçlü bir ekonomik yapıya sahip olabilmesi açısından enerji güvenliği stratejik öneme sahiptir. Türkiye açısından değerlendirildiğinde, enerjide yüksek oranlı dışa bağımlılık enerji güvenliğini tehdit eden önemli bir risk olmuşsa da Karadeniz’de 320 milyar metreküp doğalgaz rezevinin keşfi ile Türkiye ‘’Dünyanın önde gelen ülkeleri arasına dahil oldu diyebiliriz.’ Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın keşifler için söylenen o güzel sözü sondaj faaliyetlerine uyarlayarak tekrarlaması olayın kahramanları hakkında ipuçlarını vermesi açısından çok önemlidir. ‘’Her arayan bulamaz ama bulanlar arayanlardır’’ sözü Erdoğan’ın liderliğinde 2015 yılında Milli Enerji Hamlesi’ni başlatan Berat Albayrak’a işaret etmektedir. Oysa Berat Albayrak Cumhurbaşkanı’nın yakını olması nedeniyle bazı çevreler tarafından kıyasıya eleştirilmişti. Hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın müjde konuşması sonrasında sözü Berat Albayrak’a vermesi bile bazı köşe yazılarında eleştiri konusu yapılmıştı. Türkiye’de yaşanan bu önemli gelişme şüphesiz milletimizi gururlandırırken hepimizi sevindirmişti. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Karadeniz müjdesini açıkladıktan sonra piyasaların bu açıklamalara beklendiği cevabı vermemesi İstanbul Borsası’nın düşüşü ve doların yükselişi medyada tartışılmaya başlanmıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Müjde’ açıklaması ve detayları Cuma günü açıklayacağının medyaya yansıması sonrasında gerek Türkiye içinde gerekse dışında özellikle Doğu Akdeniz satrancında yer alan aktör ülkelerde Erdoğan’ın açıklayacağı müjde’nin ne olduğu sorgulanmaya başlanmıştı. Akabinde Bloomberg ve Reuters’in bir Türk yetkiliye dayandırdığı haberlerinde bu müjdenin Karadeniz’de 800 milyar metreküp doğalgaz rezervi bulunduğu haberi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları öncesinde yer almıştı. 800 milyar metre küp iddiası kamuoyunda beklentileri çok yükseltmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı rakam 320 milyar metreküpte kalınca piyasalar borsa ve kamuoyu hepsi birden hayal kırıklığına uğradı.

Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan Konsolosluğu’nda vahşice katledilmesi sonrasında suçu Türkiye’ye yıkmak isteyen Suudi Arabistan ve ABD’ye karşı Türkiye’nin Reuters Ajansı’nı kullanarak Kaşıkçı’nın vahşice katledilmesine yönelik ses kayıtlarını ulaştırması ile oyun bozulmuştu. Ancak bu sefer durum farklı. Neredeyse 7 düvel Doğu Akdeniz’de Türkiye karşıtı cephede yer almış vaziyette. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Cuma günü yaptığı açıklama sırasında bir ABD savaş gemisi Girit adasına gelmişti. Daha önce Fransa, Doğu Akdeniz’e savaş gemilerini göndermişti. ABD’nin Girit’e savaş gemisi göndermesinin arka planında yatan unsur Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Doğu Akdeniz’de doğalgaz ve petrol bulma ihtimaline yönelik açıklamaları mi bilinmez. Ancak Bloomberg ve Reuters’in Karadeniz iddiasına pek inanmadıkları açık. Bloomberg ve Reuters haber ajanslarının Türkiye’de bir yetkiliden aldıkları iddiasıyla keşfedilen doğalgaz rezervlerini 800 milyar metreküp olarak göstermeleri Türkiye’ye karşı ‘Psikolojik Harp’e mi işaret ediyor? Yoksa Türkiye’nin bir stratejisi ile mi karşı karşıyayız? İkinci ihtimal biraz zayıf görünüyor.

ÖNEMSİZ Mİ?

Türkiye olarak yılda yaklaşık olarak 50 milyar metreküp gaz tüketiyoruz. 320 milyar metreküp 6 yıllık ihracatımızı karşılar. Yılda 40 milyar dolardan 6 yıl bu parayı ödemezsek 240 milyar dolar yapar. Bu çok ama çok iyi bir para. Ancak 320 milyar metreküpte kalırsak ithalatçı konumdan ihracatçı konuma geçmemiz zorlaşır. Ama o alttaki seviyelerde de doğal gaz bulunursa, yeni açılacak kuyularda da bulunur ve rakam büyürse ki büyüyeceğinden kimsenin bir şüphesi yok. Bağımsız refah içinde bir küresel güç Türkiye’ye 2023 yılında merhaba diyebiliriz.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gul32.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.